Merakla beklenen “LOST” 4. sezon finali yine birçok soru işaretiyle bizleri ortada bıraktı. Çok fantastik şeylere tanık olduğumuz bu bölümün geniş özetini okumak için yazının devamına bakabilirsiniz. Ancak bölümü izlemediyseniz uzak dursanız iyi olur!
Bölüm, 3. sezon finalinin bittiği yerden, yani Jack’in “Geri dönmemiz lazım!” diye bağırdığı sahneden başlar. Kate arabasıyla gitmekteyken durur, geri döner ve Jack’e, artık peşini bırakmasını, iki gündür adaya geri dönmekle ilgili zırvaladığını, üstelik “Jeremy Bentham” adındaki ölen kişinin kendisine de bundan bahsettiğini söyler ve bundan sıkıldığını belirterek arabasına atlayıp uzaklaşır.
Adada, ormanda, Jack ve Sawyer, Lapidus’un tarif ettiği üzere Locke ve Ben’in gittiği Orkide istasyonunun bulunduğu seraya doğru yol alır. Bu sırada Hurley’i bulurlar, Hurley onları seraya, John’un yanına götürür.
Teknede, Desmond bombalarla ilgili ufak tefek bir şeyler bildiğini söyler, bombanın bir düzeneğe bağlı olduğunu ve bu düzeneğin uzaktan kumanda yardımıyla patlatılabildiğini keşfeder. Bombadaki her kablo ve her bağlantı birbiriyle alakalıdır ve herhangi bir hatada bütün bombalar patlayacak durumdadır.
John, Jack’e seranın altında bir Dharma istasyonu olduğundan söz eder ve Jack’le iki çift laf etmek için Hurley ve Sawyer’dan izin ister, ancak Jack John’la konuşmak istememektedir, helikoptere binip adadaki herkesi tekneye götürme fikrini gerçekleştirmek üzeredir. Hurley, Ben’in kendini Keamy ve adamlarına teslim ettiğini bu yüzden helikopterin kendi işlerine yaramayacağını belirtir. Jack, John’a, Ben’in böyle bir şeyi neden yaptığını sorar.
Benjamin, Keamy tarafından ellerinden bağlanmıştır ve helikoptere götürülür. Helikopterde Lapidus kelepçelidir, ancak alet kutusuna erişmiştir, Keamy bunu nasıl yaptığını sorarken, Kate birden meydana çıkar. Keamy ona silah doğrultarak kim olduğunu sorar; Kate 815’in yolcularından biri olduğunu ve Ben’in adamları tarafından takip edildiğini söyler. Keamy onu da Ben’in yanına alır ve askerlerine etraflarına göz atmalarını tembih eder. Bu sırada orman taraflarından fısıltılar gelmeye başlar, Keamy’nin adamlarından biri ormana doğru girerken saldırıya uğrar, sonra bir başkası daha uğrar ve savaş başlar. Keamy’nin neredeyse bütün adamları öldürülür. Keamy, kaçmakta olan Kate ve Ben’in arkasından koşar.
Kate ve Ben kaçarlarken onları kovalayan Keamy, Sayid’in saldırısına uğrar, ikisi boğuşurlar, ancak birden Richard belirir ve Keamy’e kurşun sıkar, Keamy sırtüstü devrilir. Benjamin, kolundaki bağı kesmesi için Kate’ten yardım ister, bu sırada Richard’ın Kate ve Sayid’le antlaşma yaptığı ortaya çıkar: Eğer Richard’a yardım ederlerse adadan helikopterle gidebileceklerdir. Benjamin helikopteri onlara bırakır ve kendi işi için uzaklaşır.
Flashforward’da Hurley akıl hastanesinde kanepede oturmaktadır. Yanına zenci yaşlı bir kadın gelir ve Hurley’e tehlikeli olup olmadığını sorar, ardından torununun Hurley’i ziyarete geldiğini söyler; bu kadın Walt’un büyükannesidir ve Walt da oradadır, Hurley’nin karşısına oturur. Walt, adadan döndüklerinden beri kimsenin onu ziyarete gelmediğini söyler, “Jeremy Bentham”ın ziyaret ettiğini açıklar ve Oceanic-6’in neden yalan söylediğini sorar; Hurley de bunu adada kalanları korumak için yaptıklarını, buna arkada bıraktıkları Michael’ın da dahil olduğunu söyler.
Adada, ormanda Sawyer ve Hurley, Jack ve John’un konuşmasını beklemektedirler. Hurley, Claire ve Aaron’un durumunu sorar, Sawyer cevap veremez. Jack ve John, adadan gitme ve gitmeme konusunda tartışırlar; John Jack’i gitmemesi için ikna etmek ister çünkü hepsinin orada kalması “gerekmektedir”. Jack bu saçmalığa daha fazla dayanamaz, John ise 1. sezonun final bölümünde söylediğini tekrar eder ve hepsinin bir amaç için orada olduğunu anlatır. Jack tam gitmek üzereyken Benjamin gelir ve John’la birlikte asansöre giderler. Jack onların ne işi olduğunu sorar, Benjamin John’a Jack’e anlatıp anlatmadığını sorar, John da Jack’in kendisini dinlemediğini söyler, asansöre binmeden önce de Jack’e “Adadan gidersen dışarıdaki insanlara yalan söylemelisin” diye tembih eder, bu, adadakileri korumanın tek yoludur. Benjamin ve Locke asansöre binip Orkide istasyonuna doğru yola koyulurlar.
Teknede, Sun bombalarla ilgili gelişmeleri Michael’a sorar, Michael icabına bakacaklarını söyler ve Jin’i Sun’ın yanına göndereceğini belirterek yanında bir bidon sıvıyla aşağı iner. Bombaların olduğu odaya gelir ve bidondaki sıvıyla kabloları dondurup bombanın patlamasını erteleyebileceklerini anlatır. Ancak ellerinde tek bidon vardır ve bombaları durdurmaya yetmeyebilir.
Sahilde, Daniel botla geri gelir ve öteki grubu almak üzere Juliet’ten yardım ister. Juliet yeni grubu hazırlarken, Daniel, Charlotte ve Miles’ın yanına giderek onlara 10 dakika içinde toplanmalarını ve kendisiyle gelmelerini söyler, fakat Miles adada kalmak istemektedir. Daniel bunu kabul eder ve kendisi toparlanmak üzere uzaklaşır. Miles bu sırada Charlotte’a, uzun süredir adaya tekrar dönmek istedikten sonra niye adadan ayrıldığını sorar, ancak Charlotte onun “adaya tekrar dönmek”le neyi kastettiğini anlayamaz.
Orkide istasyonunda, Benjamin ortalıkta hızlıca dolanarak adayı taşıma işlemlerine başlar, bu sırada John’a soracağı sorular için erkenden istasyon videosunu verir. Videoda adadaki uzay ve zaman hakkında yapılan deneylerden bahsedilir. İstasyondaki, Benjamin’in içine metal eşyalar doldurduğu bir bölme anlatılır videoda ve bölmeye tavşan konarak deney yapılacaktır, videodaki profesör, bölmeye metal hiçbir eşyanın konmaması konusunda uyarır, John bu sebeple Benjamin’in yaptığının yanlış olduğunu söyler. Bu sırada asansörün kapısı kapanır ve asansör seraya doğru çıkar. Benjamin birinin geleceğini anlar ve silahını John’dan geri ister.
Sawyer, Hurley ve Jack, helikopterin yanına varırlar, Oceanic-6 hemen hemen tamamlanmış gibidir. Hepsi helikoptere biner ve helikopter havalanarak tekneye doğru yolculuğuna başlar.
Orkide istasyonuna asansör iner ve Keamy, kurşun geçirmez yeleği sayesinde hayatta kalarak asansörden çıkar. Benjamin’e saklandığı yerden çıkmasını söyler ve kolundaki cihazın, tekneye bağlı olduğunu, bu yüzden kendisini öldüremeyeceğini belirtir. John Keamy’nin karşısına çıkar ve ona hiçbir garezi olmadığını söyler, tam bu sırada Benjamin arkasından gelerek Keamy’e saldırır ve onu yere devirerek feci biçimde bıçaklar. John bunu neden yaptığını sorar; Benjamin teknedekilerin can güvenliğini tehlikeye sokmuştur, ancak Benjamin bununla ilgilenmemektedir.
Sahilde, Daniel Charlotte’la buluşur ve gemiye hemen gitmeleri gerektiğini söyler – fakat Charlotte ani bir kararla gitmek şimdilik gitmek istemediğini söyler, Daniel şimdilik diye bir şey olmadığını ve bunun sonsuza kadar sürebileceğini belirtse de, Charlotte sonsuza kadar sürmeyeceğini iddia eder. Charlotte adada hâlâ bir şeyler aramaktadır ve aramaya devam edecektir. Daniel onunla vedalaşır ve botun yanına gelir. Juliet de hemen gitmeyecektir, önce herkesin gittiğini görmek için söz vermiştir
Teknede, Jin, Michael ve Desmond bombayla ilgili kara kara düşünmektedirler ancak ellerinden fazla bir şey gelmez. Dondurucu sıvı bulunan tüpte de çeyrek miktarda sıvı kalmıştır. Michael herkesi gemiden götürmeleri gerektiğini söyler.
Helikopterdeki grup tekneye doğru yol alırlarken, helikopterin benzin sayacı sıfıra doğru yaklaşmaktadır, çünkü helikopterde, adada yaşanan savaş sırasında açılan delik sebebiyle sızıntı vardır. Lapidus, fazlalık olan eşyaların hepsini denize atlamalarını söyler, ancak bu pek bir işe yaramaz. En sonunda Sawyer, Kate’in kulağına kendisi için daha sonra bir şey yapmasını fısıldar, ardından ona bir öpücük kondurarak kendini denize atar.
Flashforward’da, Sayid Santa Rosa Akıl Hastanesi’ne gelerek Hurley’nin odasına girer. Hurley’i almaya gelmiştir. Hurley Sayid’i uzun süredir görmediğini söyler, Sayid koşulların değiştiğinden bahseder ve “Jeremy Bentham”ın iki gün önce öldüğünü söyler, intihar olduğu düşünülmektedir. Sayid izlendiklerini söyler, Hurley ise ölü insanlarla konuştuğundan bahseder ve istediği son şeyin paranoya olduğunu belirtir. Sayid az önce hastanenin önünde onları izleyen bir adamı bulup öldürdüğünü açıklar ve gitmeleri gerektiğini söyler. Hurley adaya geri dönüp dönmeyeceklerini sorar, Sayid ise adaya değil, daha güvenli bir yere gideceklerini anlatır. İkisi kapıya doğru giderler, Hurley satranç masasında şah-mat yaparak hayali Mr. Eko’ya onu yendiğini söyler.
Helikopter tekneye doğru yol almaktadır. Hurley tekneyi gördüğünü söyler ve onları yönlendirir.
Orkide istasyonunda Locke her türlü müdahaleyi yapsa da, Keamy yaşamını kaybeder, son sözleri olarak Benjamin’e, Widmore’un ne olursa olsun onu bulacağını söyler ve kolundaki cihaz devreye girer.
Teknede, bomba odasında mekanizmanın ışığı yeşilden kırmızıya döner, Michael tüpte 5 dakikalık dondurucu olan nitrojen gazı olduğunu belirterek Desmond’a acele edip botu hazırlamasını söyler. Desmond teknede güverteye, şişme botu hazırlamak üzere çıkar, ancak helikopterin geldiğini görür ve onlara inmemelerini işaret eder, helikopter yine de iner ve yakıtını doldurmaya başlar, süreleri oldukça azdır. Sun Jin’e haber vermek ister, ancak Sun’ı bebekle birlikte helikoptere alırlar.
Michael, Jin’e artık daha fazla yapacak işleri kalmadığını, onun gitmesini çünkü bir baba olduğunu ve Sun’ı evine götürmesini tembih eder, Jin kabul eder ve güverteye doğru yola çıkar. Bu sırada nitrojen gazı biter, odada birden Christian Shephard belirir ve Michael’ın vaktinin dolduğunu söyler. Jin havalanan helikoptere doğru koşarken tekne birden patlar, Sun’ın çığlıkları arasında helikopter tekneden uzaklaşmaya başlar, tekne yavaş yavaş denizin içine doğru batar.
Flashforward’da Sun İngiltere’dedir ve bir telefon görüşmesi yaptıktan sonra, bir restorandan çıkmakta olan Charles Widmore’un yanına giderek kendini tanıtır ve ona iş ortaklığı teklif eder. Charles onu tanımadığını söylese de, Sun onun kendisini çok iyi bildiğini iddia eder ve ikisinin de ortak çıkarları olduğunu, adadan ayrılanların yalnızca Oceanic-6 olmadığını söyleyerek oradan uzaklaşır.
Orkide istasyonunda John, Benjamin’in Keamy’i niye öldürdüğünü sorar, Benjamin de Alex’in aklına geldiğini ve bu yüzden duygusal davranarak bunu yaptığını belirtir. Bu sırada bölmenin içine bir sürü metal eşya doldurup mekanizmayı çalıştırır ve kapağı kapatır, bölmenin içinde patlama meydana gelir, ardından Benjamin üstünü değiştirmesi gerektiğini söyleyerek istasyonda içeri gider.
Sahilde, Sawyer karaya varır ve Juliet’i rom içerken bulur, bunu keyif için mi yaptığını sorar, Juliet ise kederden içtiğini söyleyerek denizi gösterir, Sawyer dönüp bakar ve ufuk tarafında havaya doğru yükselmekte olan yangın dumanını fark eder.
Orkide istasyonunda Benjamin üzerine, üzerinde Orkide istasyon sembolü bulunan bir parka giyer ve John’a soğuk bir yere gittiğini söyler. John neler olduğunu sorar, Benjamin adayı hareket ettirmenin bazı sonuçları olduğunu ve adayı taşıyanın bir daha geri dönemeyeceğini belirtir, John’un adada kalıp Ötekiler’e liderlik yapmasını söyler, John’un kendi yolunu bulacağından emindir. John ormana çıkar ve Ötekiler’i bulur, Richard onu hoş bir biçimde karşılar.
Benjamin, istasyondaki patlayan bölmenin içine girer ve buradaki bir tünelde ilerler, ardından tünelin bitimindeki bir delikten aşağı doğru merdivenlerden iner, aşağıda bir buz kütlesi vardır, onu kırar ve merdivenlerden inmeyi sürdürür – ancak basamaklardan biri bozuktur ve Benjamin, parkasının sağ kolunda kesik açılarak yere düşer. Buz gibi yerden kalkar ve kibrit yakıp duvardaki bir mum ışığını yakarak ortalığı aydınlatır. Bu mağaramsı oda, içinde donmuş bir çark bulunan odadır. Benjamin, Jacob’un mutlu olmasını umarak işe koyulur.
Adada birden manyetik bir ses çıkmaya başlar; John Locke ve Ötekiler, sahilde Juliet ve Sawyer, denizde Daniel ve bottaki kazazedeler, helikopterdeki Oceanic-6 sese şaşırırlar. Benjamin çarkı çevirdikçe ses artar ve çarkın içinde sarı bir ışık belirir. Benjamin üzgün bir halde çarkı çevirmeyi sürdürür ve en sonuna geldiğinde beyaz bir ışık patlaması olur, Benjamin oradan teleport olur. Helikopterdeki grup adadaki ışık patlaması olayını izler ve ışık adanın tamamını sarar, sonra birden ada yok olur ve her taraf tamamen deniz halini alır.
Helikopterde yine yakıt sorunu yaşanır ve yakıt biter, herkes cankurtaran yeleklerini üzerlerine geçirir, ayrıca şişme bir botu açarak denize atarlar, ardından helikopter denize çakılır, Desmond dahil hepsi sağ bir biçimde şişme bota binerler.
Flashforward’da, Kate bir rüya görür ve yatağında yatmaktayken tıkırtılar işitir, telefonu çalar, açar ve bir ses tuhaf bir şeyler söyler. Kate telefonu kapatıp eline silahını alarak tıkırtılara doğru gider. Sesler Aaron’un odasından gelmektedir. Kate odaya girer ve Aaron’un başında bir kadın olduğunu görür, bu CLAIRE’dir ve Kate’i, Aaron’u adaya asla getirmemesi konusunda uyarır, hatta tehdit eder. Kate kabustan uyanır ve gidip Aaron’u kontrol eder.
Denizde, gece vakti Desmond, Lapidus ve Oceanic-6 şişme botta beklemektedirler. Birden uzaklardan bir ışık belirir, onlara doğru bir tekne gelmektedir. Jack, teknedeki gelenlere ne olursa olsun yalan söylemeleri gerektiğini, bir hikaye uydurmaları gerektiğini belirtir ve bütün grup bunu kabul eder; bu, adadakileri korumak için gereklidir. Tekne gelip grubu kurtarır, tekne Penelope Widmore’un teknesidir ve bu şekilde Desmond ve Penelope birbirlerine kavuşurlar. Jack, Penelope’a anlatmaları gereken birtakım şeyler olduğunu söyler, bu, Oceanic-6’in uydurma hikayesi olacaktır.
Tekne bir hafta sonra Membata adında bir başka adaya doğru gider. Hurley, Sayid’le, neden başka bir adaya gittikleri konusunda sohbet eder; Sayid bunu yapmalarının sebebinin, adadakileri korumak olduğunu yineler. Teknedeki bir bot sayesinde Oceanic-6 Membata’ya gidecektir. Jack, Lapidus ve Desmond’la vedalaşır. Penelope, Kate’e sözde Kate’in bebeği Aaron’u vererek ona iyi bakmasını söyler. Jack Desmond’la vedalaşırken, onun Penelope’u bırakmamasını ve Charles Widmore konusunda dikkatli olmasını tembih eder.
Oceanic-6 nihayet botla Membata adası sahiline varır ve buranın yerlileri tarafından karşılanır.
Flashforward’da Jack, 3. sezon finalinde gittiği cenaze evine gece vakti yine gider ve kapıyı kırarak içeri girer. Tabutun üzerinde bir form vardır ve formda “Jeremy Bentham” yazmaktadır. Jack tabutu açar ve içine bakar, bu sırada içeri Benjamin girer. Jack, Benjamin’in adadan çıktığını Jeremy’nin kendisine haber verdiğini söyler ve Jeremy’nin Jack’e, onun adadan gittikten sonra adada çok kötü şeyler olduğunu, adaya geri dönmesi gerektiğini söylediğini anlatır, Jack’le Jeremy arasındaki konuşma bir ay önce olmuştur. Benjamin bu konuda bazı plânları olduğunu, ancak adaya Oceanic-6’in birlikte gitmesi gerektiğini söyler. Jack tam çıkmak üzereyken, Benjamin gruba, tabuttaki Jeremy’nin de dahil olduğunu söyler. Tabuttaki kişinin, “Jeremy Bentham” takma adıyla JOHN LOCKE olduğunu görürüz!
*kaynak dizidizi.net